Alışveriş sepetiniz boş!
Cildimizin dış dünya ile sınır olmaktan çok daha fazla işlevleri vardır. Cilt, vücutta olup bitenleri dışarıya yansıtan ve mesaj ileten bir organımızdır.
Sürekli güneşe maruz kalma nedeniyle oluşan ve foto yaşlanma adı verilen yıpranma orta deride birtakım yapısal değişiklikler meydana getirir. Ciltte yıpranma meydana gelirken renginde sararma, lekeler, sarkmalar, derin kırışıklıklar ve bağ dokusunda da dejenerasyonlar görülür. Ayrıca kanseröz oluşumlar ise zamanla artar. Bu değişimler güneşten korunmanın ne kadar önemli olduğunu bizlere anlatmaktadır. Deri yaşlanması iki farklı özellik taşımaktadır. İç etkenler ile geçen zamana bağlı olarak gelişen yaşlanma gerçek yaşlanmadır. Dış ve çevresel etkenlere bağlı yaşlanma ise aktinik veya fotoyaşlanma adı verilen yaşlanmadır. Gerçek yaşlanma genler ile planlanan, doğal, fizyolojik bir durumdur. Foto yaşlanmayı ise çevresel etkenler hızlandırır ve erkene alır.
Yaşlanmaya etki eden faktörler:
Beslenme ve diyetin yaşlanmadaki etkisi bilinmektedir. Su, lipit, selenyum, E vitamini, C vitamini, A vitaminininçok önemli rolü vardır. Alkol ise cildi olumsuz etkiler. Sigara kullanımında da kan akımı engellenerek cilt yapısında bozulmalar olur. Deride nem oranı azalır, dudak ve ağız kanserlerinde artış görülür. Yara iyileşmesi bozulup çeşitli cilt hastalıklarında artış olur. Genetik faktörler ve hormonlar da yaşlanmaya önemli öçüde etki etmektedir. Menopoza giren kadınlarda östrojen eksikliği ile cilt yaşlanmasında artış olur. Benzer durum andropoza giren erkeklerde de gözlenir.
Yaşlanmayı engellemek elinizde
Cildimizdeki yaşlanmanın önüne geçebilmek için günümüzde pek çok yöntem kullanılmaktadır. Cilt yaşlanmasının önüne geçmek için öncelikle güneşin olumsuz etkilerinden korunmak gerekir. Bunun için de güneş koruyucuları kullanabilirsiniz. Doktor tavsiyesi ve kontrolüyle A, E vitamini ve östrojen ile kırışıklıklar azaltılabilir.
Nemlendirici kullanımı ise deriye gergin ve pürüzsüz bir görünüm sağlar. Özellikle de kuru ciltte nemlendirici kullanmak zorunludur. Günümüzde bu amaca yönelik olarak satılan Histomer cilt bakımı ve kozmetik ürünleri bulunmaktadır Cilt yaşlanmasının önüne geçilmesinde makyaj sonrası bakımı da önem taşır. Cilt makyajdan sonra mutlaka çok iyi temizlenmeli, temizleme sütlerinden sonra bile atık kalmaması için su ile durulanmalıdır. Özellikle yağ salgısı fazla olan ciltlerde örtücü ürünler gözenekleri kapatarak, salgının birikimine neden olabilir. Zamanla bu salgıda mikroorganizmalar gelişmeye başlayabilir. Sivilceli ciltlerde bunları sıkmak ve oynamak, kistlere ve kalıcı izlere neden olabilir.
Cilt yaşlanmasının önüne geçen bir diğer uygulama da halk arasında cilt soyma olarak bilinen peelingdir. Bu uygulamanın uzun vadede kollajen yapımını artırarak yaşlanma etkilerini giderdiği bilinmektedir. Ciltteki lekelerin, sivilce ve izlerinin, siyah noktaların, çukur izlerin, ince kırışıklıkların ve kıl dönmelerinin tedavisinde de Histomer peelingle çok başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Ayrıca cilt ile uyumlu, test gerektirmeyen, güvenli birtakım dolgu maddeleri kullanarak mevcut kırışıklıklar yok edilebiliyor. Bu yöntemle kırışıklıklar giderilirken dolgun ve biçimli dudaklara da kavuşmak mümkün. Dolgu işlemi ayrıca alt-üst dudak arasında hacimsel dengesizliklerin giderilmesinde de kullanılıyor. Dolgu işlemi ile önceden mevcut çukur yaralanma veya sivilce izlerini de tedavi ediyor. Histomer dudak dolgunlaştırıcı kremler ile istenilen dolgunlukta dudaklara ulaşılabiliyor.